Annecim, Allah nerde?

Yasmin’in sorusu cok yerinde, fitri ve her cocuk o yaslarda sorar ayni soruyu. Zannediyorum, soru, bizim Allah’i tanitirken kullandigimiz cumleciklerden kaynaklaniyor.
Bir cumlecik net bir cevap istiyorsunuz. Bende boyle bir cevap yok Yasmin icin. Ama problemi soyle cozebiliriz diye dusudum:
Once, bizim, cocuklara Allah’i tanitma veya takdim etme tarzimizi gozden gecirmemiz lazim. Eger Allah’i, bu guzelliklerin Yaraticisi diye tanitirsak, bunun yanisira o esyadaki ozelliklerin Kaynagi, Yaraticisi diye de devam ederiz, ki inaniyorum siz de oyle yapiyorsunuz. Boyle bir tanitmanin hemen otesinde cocugun anlayabilecegi bir sekilde, insan urunu olan, masa, tabak, ev, araba vs gibi esyanin yapilmisligi uzerinde durup, bunlarin yapicilarinin bu esyanin icinde olamayacagini, bu esyanin cinsinden olamayacagini anlatmaya calissak. Sonra da bu kainatin icindeki herseyi ve kainatin tumunu (dunyayi, yildizlari, ayi, gunesi vs) yaratan da bu dunyanin icinde aranmaz. Ama o her zaman bu agaclari buyuten, yeni dogan bir yavruyu yaratan, bizi buyuten vs olarak Onun varligindan emin oldugumuzu bildirsek. Butun bunlari bizim icin yapan var degil mi? Iste Ona biz Allah diyoruz. Bak, ben de senin gibi bir bebektim, beni buyuttu, anne yapti, sen yoktun, seni yaratti bize hediye gibi verdi, bizi sevindirdi, guzel bir bebek bizim icin yaratti. Seni de buyutecek ve anne yapacak, sen kendi kulagini yapabilir misin? Sen kendi burnunu buyutebilir misin? Biz hepimiz yapiliyoruz, buyutuluyoruz. Iste bizi buyutene biz Allah diyoruz. Onun icin, “Allah bizi buyutuyor” diyoruz.
Bu sekilde bir yaklasim acaba cocuga inandirici gelir mi, ben de merak ediyorum? Bir deneseniz, belki de denediniz, bilemiyorum. Sonucu bana da yazarsaniz cok memnun olurum. Once Yasmin’in anlayacagi sekilde, bu oyuncagi bir yapan var degil mi? ile baslasak ve oyuncagin yapicisi var, biliyoruz, ama gormuyoruz, oyuncagin icinde olmaz. Oyuncak guzelce yapilmis, biz de biliyoruz ki onu bir yapan var. Sonra, sonra ‘bu dunyayi da bir yapan var’a gecsek ve sonra da bu dunyayi yapan’a biz Allah diyoruz. Allah bu dunyayi yapti, bu agaclari, kuslari, cocuklari yapandir, Allah. Bu soylem bir iman meselesini ortaya koyar. Bizi yaratana biz Allah diyoruz. Bizim elimiz, parmaklarimiz, gozumuz, kulagimiz, dilimiz vs yapildi, bize verildi, degil mi? Cocuk bunu anlar diye tahmin ediyorum.
Bizi yaratandir, Allah. Bu soylem ile bir deneme yapsaniz da sonucu bana da bildirseniz cok memnun olurum.
Allah nerde sorusu, Yasmin’in, “Herseyi Allah yapiyor, yaratiyor,” cumlesini soylettirecek bir takdim tarzindaki yapisal hatadan kaynaklaniyor. Cok onemli olduguna inandigim bu konuyu soyle ifade ediyim. Bizim, cocuklara meseleyi takdim ederken kullandigimiz usul bu soruyu doguruyor. Su farka dikkat edelim: ‘Herseyi Allah yapiyor, yaratiyor” sonucundan daha cok, “Herseyin Yaraticisidir, Allah” sonucuna goturecek olan bir takdim gerekir. Cocuklar icin “her sey” yerine, “bu sey” ifadesini kullanabilecegimiz bir tavir gerek. Mesela, “Bu portakal”i yapandir, yaratandir, Allah.”
Bu inceligi uzun bir sure uygulamak lazim, mesela, bir sene falan kadar, ondan sonra degisiklikleri gozleyebiliriz, diye tahmin ediyorum.
Her soru, bir bakis acisinin urunudur. Bakis acisi degisirse, yalniz cocuklarda degil, geliskinlerde bile algilama degisikligi yillar aliyor. Insanlarin aliskanliklarindan vazgecmesi veya degistirmeleri cok zor. Onun icin aliskanlik yapacak unsurlardan cok uzak durmak gerekir. Herhalde, sunnete uygun yasamanin onemi uzerinde duran ulemanin da boyle bir endisesi olmali ki, aman sunnete uygun aliskanliklar gelistirin, diyorlar.
Cocuklarin sorumlulugu yok, ebeveynin dikkatli olmasi gerekir.
Dr. Ali Mermer